2 Kasım 2012 Cuma

Köşk Haber Bülteni (11) : Eymirli "Garfunkel Nasıl Unutulur" Dedirtti


Birçok mühim şahıs gibi Art Garfunkel’ı da 2000'lerin başında Almost Famous sayesinde tanıdık. Sahneyi direk paylaşayım da kısa kesmiş olayım. 



Eymirli’nin Nicolas Roeg ile ilgili yazısını okurken kendi kendime düşündüm. Delikanlı güzel bir yazı yazmıştı şüphesiz. Ama eksik bir şeyler seziyordum. Bu sezgilerim çoğalıyordu ki Uğur Eymirli ile Bim’de aynı Bili Bili yumurtaya elimizi uzatırken karşılaştık. Bir iki sohbetin ardından Le Cola ve Le Fer standına doğru ilerlerken konuyu açtım: “Yazın iyi fakat bazı eksikler olduğunu da düşünüyorum. Mesela neden hiç Roeg’in müzisyenlerle kurduğu o tuhaf ilişkiden söz etmedin?” bunun üzerine Eymirli bana ne dese beğenirsiniz: “İyi de ben başka Roeg filmi izlemedim ki Cafer!”

Zamanında Murat Göç demişti ki bana “Ya Cafer’ciğim, bu Uğur iyi çocuk da, Denizli be abi. Yani Denizli işte. Orada doğmuş bu çocuk. Nereye kadar verim alabilirsin ki?” İşte o gün Bim’de bu cümleyi anımsadım. Eymirli’ye veda edip evime doğru uzaklaştım. O günden beri de pek görüşmüyoruz kendisiyle. Normalde de haftada bir karşılaşırdık zaten.

Evde uzun uzun düşündüm. Dedim ki Cafer iş yine başa düştü. Tamam İngiliz Sineması falan çok takdir ettiğin şeyler değil ama hakkı verilmesi gereken Nicolas Roeg gibi bazı isimler var. İşte böyle böyle düşünürken Almost Famous’a yeniden bakarken yakaladım kendimi. Ve yukarıda paylaştığım sahneyi ve Art canım Garfunkel’ın güzel gülümseyişini (Gülümsemiyor da aslında) görünce kalem kâğıda sarılıp yazmaya başladım.

Uzun uzun ne varsa yazdım. Mesela Nicolas Roeg Art Garfunkel ilişkisinden bahsettim. O olağanüstü Yanlış Zamanlama (Bad Timing) filminde Art Garfunkel’ın ne de müthiş oynadığını, ne de güzel fikr-i sabit bir adam gibi davranabildiğini anımsadım. Sonra bir başka Roeg filmi olan Performance’da Mick Jagger’ın yahu baya iyi oynadığını düşündüm. Bunlar yetmezmiş gibi bir de Dünyaya Düşen Adam’daki David Bowie gelmesin mi aklıma.



Yahu dedim yeniden adam almış zamanının starlarını onları çok tuhaf filmlerde çok güzel oynatmış ve Eymirli bundan hiç bahsetmemiş. Hayır mesela popüler filmler de değil bunlar. Hani şarkıcı oynuyor falan da yöneten de Roeg yahu. Adamların ünlü olması filmi çekici kılmıyor. O filmler de gişede felan hiç tutmadı zaten.

Peki şimdi sormazlar mı Eymirli’ye, Roeg bu müzisyenlerden nasıl bu kadar iyi performans alıyor diye? Sorarlar tabi. Cevabı da ben vereyim bari. Cevap şu “E Roeg de müzisyen ki. Tanışıyor onlar.” 

İşte bu kadar basittil.  Haydi bay bay.

Cafer SaS/ New Menemen

Hiç yorum yok: