14 Mayıs 2012 Pazartesi

Bir Kısa Filmde Şu Koridoru 2 Mayıs Kadar Uzanmak


Köşk gösterimlerinde son aya girerken, içtiğimiz o kadar Köşk ıhlamurunun, Köşk kahvesinin hatırına ve azalan seyirci sayısına, (önce önden arkaya doğru, sonra da arkadan öne doğru saysak kaç tane fincan) gelirken gördüğümüz konferanslar ve kanaatler ve


Öyleyse kısa filmler seçelim, 2 Mayıs 2012 - Dünya Sinemasından Kısa Film Örnekleri.


1) Film (1965)Yönetmen: Alan Schneider 

Rükneddin’in ve benim pek bir sevdiğimiz, güzide Beckett’ımızın sinema için yazdığı ilk ve tek senaryo. Algılanmayarak, bir başka varlığın duyumsamasından kaçarak, geçmişini yok ederek hiçliğe varabileceğini, yok olabileceğini öngören bir adamı anlatan film, aslında 2 Mayıs haftasındaki gösterimin varlık sebebi ve en ağır atıydı. Hal böyleyken, bir Beckett filmi de, tıpkı bir Beckett kitabının arka kapağındaki, Ayrıntı yayınları tarafından yazılan, o çok saçma “zor metinlerden hoşlananlara” etiketlemesine maruz kalarak salonda uykulu anlar yaşanmasına sebebiyet verdi. Hemen ardından ise,


2) Der Stadtstreicher  (1966) – Sokak Serserisi – Yönetmen: Rainer Werner Fassbinder

İkinci hamleyi Fassbinder’le yaptık. O güne kadar Köşk’te gösterdiğimiz iki ya da üç Fassbinder filmine temel oluşturmaya çalıştık. Ne de olsa her Fassbinder filmi, bir diğerinden izler taşırdı.


3) En Rachâchant (1982) – Yönetmen: Jean-Marie Straub ve Daniéle Huillet

O tuhaf sinema dilleriyle izleyicileri tuhaf duygulara ve düşüncelere sevk eden bu ikilimiz, okula gitmek istemeyen bir çocuğun(aslında kendi çocuklarının) rasyonel nedenlerini bir de bizim Köşk salonunda sıraladı. Bu girişimleri neticesinde de herkesçe pek sevildiler.


Straub ve Huillet uzmanı Rükneddin S., 2010’da Fransa’da, ardından da 2011’de Almanya’da verdiği bir dizi konferansın ardından, Türkiye’deki ilk konferansını o gün yine Köşk’te gerçekleştirerek gösterime gelenlere bu ikiliye dair değişik bakış açıları kazandırdı.


4) La Petite Mort (2000) – Küçük Ölüm – Yönetmen: François Ozon
5) X2000 (1998)Yönetmen: François Ozon

Son dönemki filmlerinden pek hoşnut olmadığımız ve her yeni filminde o ilk dönemindeki delişmenliğini aradığımız Fransız yönetmenin, eski günlerini yad etmek için ondan da iki güzel film gösterdik ve salondaki herkesin kalbini çaldık.


6) Valgaften (1998) – Seçim Gecesi – Yönetmen: Anders Thomas Jensen

Irkçılığa dair yeni söylemlerde bulunan, Danimarka’nın parlak çocuklarından Jensen’in bu filmi, sonunda çalan Ankaralı Turgut şarkısıyla filmin eğlencesine eğlence katıp, salondakileri şaşkınlığa sürükledi. Filmin beğenilmeyen tarafı ise, adeta “hadi Oscar kazanalım” düşüncesiyle yapılmış bir sentetikliğe sahip olması oldu. Fakat salondaki herkes defterinin Danimarka sineması bölümüne Anders Thomas Jensen’i eklemeyi ihmal etmedi.


7) Orhan Atasoy’un Gemiler klibi.

Kapanışı da bu efsanevi kliple yapıp bir gösterimi daha nihayete erdirdik. Bugün izlendiğinde bile uçtalığıyla, bizleri elimizdeki ıhlamurları pantolonumuzla bütünleştirmeye özendiren klip, 2 Mayıs’ı sadece ve sadece takvimlerde bir gün olarak kalmaktan çıkaracak cinstendi.


O kadar kısa film. O kadar kısa sandalyeler. Bu dönemin son 2 gösterimine doğru, bir yığın projeyle birlikte, ayıptır söylemesi ekmek arası tavuk döner yemeye, çimlere. O hafta da bunlar bunlar.

Hiç yorum yok: